İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr

Halkla İlişkiler ve Tanıtım








 Mezun Öğrencimiz Nil Akpınar, Fakültemiz Bülteni SosyoCom'da Erasmus Anılarını Paylaştı




Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü mezunu öğrencimiz Nil Akpınar'ın, İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Aylık Etkinlik ve Haber Bülteni SosyoCom'da yazısı yayınlandı.

Akpınar'ın Polonya'daki Erasmus anılarını anlattığı yazısı şu şekildedir:

 
Merhaba, ben Nil Akpınar. İstanbul Gelişim Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü mezunuyum. Üniversite 3. Sınıf güz dönemi ve 4. Sınıf güz dönemi olmak üzere toplam iki kere Erasmus yaptım. Erasmus programını sürekli araştırıyordum ve çok ilgimi çekiyordu. Her zaman seyahat etmeyi, farklı kültürlerden olan insanlarla iletişim halinde olmayı çok seviyordum. Üniversitede okurken de bunu sürdürebileceğim bir proje arayışına girmiştim. Ben bu arayışın içindeyken bölümdeki Erasmus koordinatörümüz, Erasmus sınavıyla ilgili bir duyuru yapmıştı. Bu duyurudan sonra sınava girdim ve kazandım.

Ben iki Erasmus öğrenim hareketliliğimi de Polonya’da yaptım. Gittiğim kurumun adı da The East European State Higher School in Przemysl idi. Sınavı kazandıktan sonra çok mutlu ve heyecanlıydım. Bu heyecanı zaman zaman endişe de izledi. Daha önce yurt dışı tecrübem hiç yoktu; üstelik seyahat için değil, belli bir süre yaşamak için gidiyordum. Ben içim rahat bir şekilde gitmeye okulumuzda yapılan oryantasyon toplantısından sonra karar verdim. Toplantıda daha önce Erasmus yapmış öğrencilerin deneyimlerini dinlemek beni bayağı rahatlattı. Böylece bana Polonya yolları gözüktü. Tedirginlikle gittiğim yolculuk, yerini büyük bir heyecana ve keşfetme arzusuna bıraktı. Uçaktan indiğiniz anda her şey sizin için yeni. Yeni bir ülke, yeni bir kültür, yeni insanlar, yeni yemekler...

İlk günler biraz bocalasam da alışmam çok uzun sürmedi. Orada olduğum zaman boyunca çok güzel şeyler yaşadım. Özgüvenim arttı, kendi kendime yetebildiğimi öğrendim. İnsanlarla iletişim kurarken artık daha rahattım. Yemek yapmayı öğrendim. Farklı kültürlerden arkadaşlar edinmek ufkumu genişletti. Dünyanın birçok ülkesinden arkadaş edinmek ve o ülkelerde her zaman kapısını çalabileceğiniz insanların olduğunu bilmek çok güzel bir his. Yaşadığınız ülkenin ikinci eviniz hâline gelmesi ve kültürlerine uyum sağlamanız da öyle. Diğer bir güzelliği ise gezmek sanırım. Polonya’yı tercih etmemin sebeplerinden biri konum olarak ideal bir yerde bulunması ve diğer ülkelere seyahatin ucuz ve zahmetsiz olmasıydı. Bu sayede gitmek istediğim birçok ülkeye gittim ve sayısız anıya sahip oldum. Birbirinden güzel insanlar tanıdım. Konfor alanımdan çıktım ve inanın bu bana büyük bir keyif verdi. Gezmek için belli başlı şeylerden kısmak zorunda kaldık. Yeri geldi daha fazla gezmek için havaalanında yattık; yeri geldi yemeğe para vermemek için paket paket makarna götürdük. Biliyorum, bunların verdiği keyfi ileride bulamayacağım. Bu yüzden imkânı olan herkes mutlaka Erasmus yapmalı. Bence bir insan kendini en iyi yalnızken ve yoldayken tanır. Ben kendimi bu şekilde tanıdım ve döndükten sonra dönüştüğüm insanı çok sevdim.