İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Şikayetleriniz için   İGÜMER
 İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr

Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler





 Kıbrıs Meselesi, Politik ve Psikolojik Boyutlarıyla Ele Alındı


“Tarihten Günümüze Kıbrıs: Politik ve Psikolojik Yansımalar” başlıklı panel, İstanbul Gelişim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Kulübü ve Yakın Doğu Üniversitesi Psikoloji Kulübü'nün ortak katkılarıyla çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Farklı disiplinlerden akademisyenler ve öğrencilerin katılımıyla düzenlenen etkinlikte, Kıbrıs meselesi hem siyasal ve hukuki yönleriyle hem de toplumsal ve psikolojik boyutlarıyla çok katmanlı biçimde tartışıldı.


Panelin ilk günü İstanbul Gelişim Üniversitesi’nin ev sahipliğinde Doç.Dr. Önder Aytaç Afşar'ın sunumuyla gerçekleştirildi. Oturumlarda, Avrupa Birliği’nin 2004 yılında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni adanın tamamını temsilen tam üye olarak kabul etmesi, uluslararası hukukun temel ilkelerinden biri olan bona fide (iyi niyet) ilkesine aykırı bir tutum olarak değerlendirildi. Kıbrıs’taki toprak ve mülkiyet rejimlerinin, çözüm süreçlerinde karşılaşılan temel uyuşmazlık alanlarını oluşturduğu belirtildi. Güvenlik ve askeri düzenlemelerin ise, özellikle Türkiye’nin 1960 Garanti Anlaşması’ndan doğan garantörlük hakları çerçevesinde, kritik öneme sahip olduğu vurgulandı.

2004 yılında referanduma sunulan Annan Planı’nın içeriği ve tarafların bu plana yönelik tutumları kapsamlı biçimde ele alındı. Rum tarafının plana “hayır” demesine rağmen Güney Kıbrıs’ın AB üyeliğinin gerçekleşmesi, Avrupa Birliği’nin süreçte tarafsız bir arabulucu değil, fiilen taraf konumunda olduğu yönündeki eleştirileri gündeme taşıdı. Bu bağlamda, Avrupa Birliği’nin rolü “ara bulucu mu, taraf mı?” sorusu çerçevesinde yeniden sorgulandı. Ayrıca, 1959 Zürih ve Londra Anlaşmaları ile kurulan ortaklık düzeni ile Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Krallık’ın garantörlük hakları; uluslararası hukuk ve bölgesel güvenlik bağlamında değerlendirildi.

Etkinliğin ikinci günü ise Yakın Doğu Üniversitesi Psikoloji Kulübü’nün ev sahipliğinde düzenlendi. Bu oturumda, Prof. Dr. Ali Efdal Özkul, Yrd. Doç. Dr. Bade Kaya ve Yrd. Doç. Dr. Ayşe Buran'ın sunumlarıyla Kıbrıs’taki tarihsel çatışmaların bireyler ve toplumlar üzerindeki psikolojik etkileri ele alındı. Savaşın yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal boyutlarıyla da uzun vadeli sonuçlar doğurduğu vurgulandı. Travmaların bireylerin psikolojik bütünlüğü ile toplumun kolektif belleği üzerindeki etkilerinin kuşaklar arası aktarım yoluyla sonraki nesillere taşındığı ifade edildi. Özellikle kimlik oluşumu, güven duygusu ve sosyal aidiyet gibi alanlarda bu etkilerin belirgin biçimde gözlemlendiği belirtildi.

Zorunlu göç ve mülteciliğin beraberinde getirdiği kayıp duygusu, belirsizlik ve adaptasyon sorunlarının bireysel düzeyde anksiyete ve depresyon gibi ruh sağlığı sorunlarına; toplumsal düzeyde ise aidiyet kaybı ve kutuplaşmalara yol açtığı tartışıldı. Oturumun sonunda, barış süreçlerinin yalnızca siyasal değil, aynı zamanda psikolojik düzeyde de inşa edilmesi gerektiği vurgulandı. Kalıcı bir barış için psikolojik dayanıklılığın artırılması, sosyal bağların güçlendirilmesi ve toplumlar arası güvenin yeniden tesisi gerektiği dile getirildi.
 
İki üniversitenin katkısıyla gerçekleştirilen panel, Kıbrıs sorununun yalnızca siyasi değil, aynı zamanda insani ve toplumsal boyutlarını da merkeze alan disiplinler arası bir tartışma zemini sunarak, barış ve çözüm süreçlerine yeni perspektifler kazandırdı.

"Haber: Semanur Gecgin (Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü 2. Sınıf Öğrencisi"