İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr

Psikoloji (İngilizce)








 Travma Etkisi ve Kurtulanların Tepkisi


Savaş, terör, doğal afetler, ya da diğer agresif ataklar gibi travmatik olaylar kişilerde beklenenin üstünde etki yaratabiliyor. Bu kişilerin geliştirdiği stres yönetim zorlukları, akut stres bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, ya da diğer psikiyatrik bozukluklar kişilerin yasam kalitesinin düşmesine sebep olabilir.


Savaş, terör, doğal afetler, ya da diğer agresif ataklar gibi travmatik olaylar kişilerde beklenenin üstünde etki yaratabiliyor. Bu kişilerin geliştirdiği stres yönetim zorlukları, akut stres bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, ya da diğer psikiyatrik bozukluklar kişilerin yasam kalitesinin düşmesine sebep olabilir. Ellis, MacDonald, Lincoln ve Cabral (2008) Somali’ deki terör saldırısından bir yıl sonra Amerika’ya yerleştirilen 12- 19 yaş arasındaki mültecilerde, ruh sağlığı, yerleştirilme sonrası stres ve ayrımcılığın travmatik etkisi araştırmış. Bulgular, yerleştirilmesi sonrası stresin barınak yetersizliği, İngilizce bilinmiyor olması ve kültürel farklılıklarla arttığını göstermiş. Ayrıca ayni çalışmada, travma sonrası stres bozukluğu ile depresif semptomların doğru orantılı olduğu görülmüş. Yerleştirilme sonrası stres yaşayanların ve ayrımcılık yasadığını düşünenlerin daha çok travma sonrası stres bozukluğu ve depresif semptomlar geliştirdiği görülmüş. Şu söylenebilir ki, ağır travma yasayan, ekolojik, duygusal, davranışsal, ya da kognitif stres yasayan mültecileri ağır travma sonrası stres bozukluk geliştirme riskini daha çok taşırlar.

Silver ve ark. (2013), 11 Eylül terör saldırısı sonrası medyanın etkisini anlayabilmek için çalışma gerçekleştirmiş. Bu çalışmada 11 Eylül olayının medya verilerinin kişilerdeki psikolojik ve fiziksel iyilik hali, akut stres tepkileri, travma sonrası stres semptomlarının varlığı değerlendirilmiş. Sonuçlar sunu göstermiş ki, medyaya maruz kalmak, kişilerin daha çok travma sonrası stres bozukluğu geliştirmelerine sebep olmuş. Etkilenen kişileri değerlendirdiğinde, cinsiyet, yaş, din, dil, ırk, eğitim veya kültür seviyelerinin farklılık göstermeden herkesin medyaya maruz kalmış olmaktan olumsuz etkilendiğini bulunmuştur (Silver etc., 2013).

Kriz uzmanları, klinik psikologlar, ya da diğer ruh sağlığı uzmanları travma öyküsüyle başvuran göçmenlerin kültürel değerlerini, kişisel atıflarını, önyargılarını, medyada yer alan görüntüler yüklemeler savaş terörist savaşılan ülkeler o ülkelerin insanlarıyla ilgili düşünceleri, dini inancını ve savaşılan grubun dini inancıyla ilgili bilgilerini ve düşüncelerini sormalı. Buradaki amaç su şekilde açıklanabilir; herkesin her şeye ait inançlar ve tutumları vardır, bu tutumlar kişilerin yaşamında zaman zaman tıkanıklığa dönüşebilir. bu tıkanıklık sosyal ve is hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu yüzden savaş, terör, terörist, savaşılan ülkeler, o ülke insanlarıyla ilgili atıflar ve kuralların eski anlamlarının nasıl yeni anlama dönüştüğünü anlamak bu insanların riskli ya da problemli olay, girişim, ya da ilişki kurmasını engelleyici olabilir. Ayrıca travmatik olaylar sonrası çok kültürlü bölgelerin daha çok alkol kullandığı, alkol bağımlılığının arttığı görülmüş (Mahoney, Chandra, Gambheera, De Silva, & Suveendran, 2006). Bu sebepten dolayı bu süreçle nasıl baş ettiklerini değerlendirmek pasif ve zararlıları yakalamak için alkol, madde ve sigara kullanımı, miktarı ve süresiyle ilgili bilgiler alınması önemlidir.
Travma ve afetler sonrasında psikolojik iyilik halinin yükselmesi için sağlıklı yaşam tarzının (çalışma durumu, beslenme ve spor alışkanlığı ve içecek tercihleri) benimsenmesi ve iyileştirilmesi etkili bir yöntemdir (Shultz et al., 2013).

Göç sonrası çevresel faktörler, kişilerin ağır ruh sağlığı bozukluğu geliştirmesini önlemek ve sebep olmamak için önemlidir. Göç eden kişilerin adaptasyonuna yardımcı olmak için, ruh sağlığı alanında çalışanlar, klinik psikologlar, psikiyatristler, ve diğer uzmanlar psikolojik ilk yârdim ilkelerini ve tekniklerini kullanabilirler. Psikolojik ilk yârdim (PFA) özellikle travma sonrasında yararlı bir destekleyici programdır (Brymer, Jacobs, Layne, Pynoos, Ruzek, & Steinberg, et al. 2006). İlk adım kişinin kültürü, değerleri, dili, beden dili ve diğer özellikleri göz önünde bulundurularak yaklaşılmasıdır. PFA’ (2006) ya göre kişinin kültürüne karşı hassas olunup duyguları, tanımladığı psikolojik tepkileriyle ve kendi devlet kurumlarına karşı tutumlarıyla ilgili bilgi alınmalı.

Göçmenlerin ihtiyaçları değerlendirildiğinde, temel alanlarına yönelik müdahaleden başlamak en etkilisidir (PFA, 2006). Bunun için rahatsız etmeyen ve yardımcı bir yaklaşımla ilişki kurup kontak sağlanır. Acil durum olduğunda ya da psikolojik ve fiziksel desteğe ihtiyaç duyduğunda ulaşabilmesi için güvenlik ve konfor ilkesi kullanılır. Sakinliğe ihtiyaç duyduğunda stabilizasyon ilkesi kullanılır. Görüşme esnasındaki öncelik; göçmenin şu anki ihtiyaçları ve endişelerini anlamak ve bilgileri toparlamaktır.  Ardından pratik asistanlık ilkesiyle göçmene acil ihtiyaçları sorulur. İhtiyaçların belirlenmesi ve tedarik edileceği kurum ya da kişilere yönlendirilmesiyle öncelikli destek alacağı kişiler (aile bireyleri) ve tanıdıklarına ulaşımda problem yaşanıyorsa sosyal destek bağlantı ilkesinden yararlanılır. Stresle baş etmekte zorlandığı görülüyorsa baş etme becerilerine ilişkin bilgi paylaşılır. Son olarak, işbirlikçi hizmetlerle bağ kurma ilkesinden yararlanılıp göçmenlerin ihtiyaçlarına uygun olan hizmet, kurum, ya da kuruluşlara ulaşmaları sağlanır.
Son döneminde Suriye ve diğer birçok ülkeden gelen göçmenlerle birlikte multikültürel yapı ve toplulukla yaşamaya başladık. Bu durumda devlet kuruluşlarımız, yardım kurumlarımız, ruh sağlığı uzmanlarımız, hatta Türk vatandaşlarımızın bile zaman zaman bu kişilere psikolojik ilk yardımda bulunma gereksinimi duyabilir. Psikolojik ilk yardım alan kişinin, en azından yaşadığı bu göç, savaş ve travma etkilerini daha şiddetli geçirmesi engellenmiş olunabilir. Bunun için öncelikli adım acil ihtiyaçlarını öğrenip temin edebilecekleri kuruluş, kurum, ya da şirketlere yönlendirmektir. İkinci adımla da psikolojik iyi olma hallerini yükseltebilmek hedef edinilir. Bu hedef için sağlıklı yaşam tarzı ve psikolojik desteğe başlamalarını sağlanır. Bu yaklaşımla hem göçmenlerin hem de Türk vatandaşlarının huzur, birlik, güvenlik ve kültürel değerlerini korumak kolaylaşabilir.


Dr. Esra Savaş
Klinik Psikolog & Psikoonkolog
Gelişim Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi

Referanslar
Brymer, M., Jacobs, A., Layne, C., Pynoos, R., Ruzek, J., Steinberg, A., et al. (2006). Psychological first aid (PFA): Field operations guide (2nd ed.). Retrieved from the National Child Traumatic Stress Network National Center for PTSD website: https://www.ptsd.va.gov/professional/manuals/manual-pdf/pfa/PFA_2ndEditionwithappendices.pdf
Ellis, B. H., MacDonald, H. Z., Lincoln, A. K., & Cabral, H. J. (2008). Mental health of Somali adolescent refugees: The role of trauma, stress, and perceived discrimination. Journal of Consulting and Clinical Psychology, 76(2), 184–193.
Mahoney, J., Chandra, V., Gambheera, H., De Silva, T., & Suveendran, T. (2006). Responding to the mental health and psychosocial needs of the people of Sri Lanka in disasters. International Review of Psychiatry, 18(6), 593–597. DOI: 10.1080/09540260601129206
Shultz, JM., Forbes, D., Wald, D., Kelly, F., Solo-Gabriele, HM., Rosen, A., MPH, et al. (2013). Trauma Signature Analysis of the Great East Japan Disaster: Guidance for Psychological Consequences. Disaster Med Public Health Preparedness;0; 1-14. DOI: 10.1017/dmp.2013.21
Silver, R. C., Holman, E. A., Andersen, J. P., Poulin, M., McIntosh, D. N., & Gil-Rivas, V. (2013). Mental- and physical-health effects of acute exposure to media images of the September 11, 2001, attacks and the Iraq War. Psychological Science, 24(9), 1623–1634.