İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr

Halkla İlişkiler ve Tanıtım








 Edebiyatta cinsiyet teması üzerine çağdaş yaklaşımlar


Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü edebiyatta cinsiyet konusunda farkındalık yaratmak için “Edebiyatta Cinsiyet Teması Üzerine Çağdaş Yaklaşımlar” isimli söyleşi gerçekleştirdi.


İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi (İİSBF) yerleşkesi J-Blok 358 numaralı derslikte gerçekleşen etkinliğe Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. İnci Bilgi Tekin katıldı.

İnci Bilgi Tekin, etkinliğin ilk bölümünde sosyal cinsiyetin tanımını yaptı. Daha sonra ise edebiyatta sosyal cinsiyet temasını tartışmaya açtı. Tekin, “Genel olarak kadın erkek karakter ile birlikte yola çıkmaktadır. Kadın ya itaatkâr ya evcimen ya da bütün kurallara başkaldıran formda ortaya çıkmaktadır” diyerek edebiyattaki ataerkil yapıya dikkat çekti.

Tekin görüşünü desteklemek adına söyleşinin ikinci bölümünde Antik Yunan döneminden örnekler vererek söz konusu dönemde yazılmış eserlerde kadın karakterlerin yapısını analiz etti. Daha sonra ise kronolojik olarak edebi dönemlerde kadınların edebiyatta nasıl yer aldığını anlatarak çok yakın dönemlere kadar edebi dönemlerde benzer bir sergileme biçiminin görüldüğünü söyledi. Shakespeare’in eserlerinden örnekler vererek “Hamlet’ teki kadın karakterlerden biri kurbandır, diğeri ise yaptığı seçimle sorgulanır. Benzer şekilde Othello’da da ataerkil yapı açıkça görülebilir” dedi. Victoria döneminden de örnek vererek “Bu dönemde kadın sıradan resmedilir. Kadınlar hiçbir enteresan şey yapmaz. Çalıştıkları işler genel olarak mürebbiyelik gibi mesleklerle sınırlıdır” şeklinde konuştu. Ortaçağ şövalye edebiyatına da değinen Tekin bu dönemde de kadının kutsal ve dini boyutla yansıtıldığını belirtti.

İlerleyen aşamada Tekin, mitleri ve masalları ele aldı. Pamuk Prenses ve Kırmızı Başlıklı Kız gibi masallara değinerek, “Kadınlar masallarda da ya uysal olarak ya da cadılar gibi kötü olarak yansıtılmaktadır. Gri karakter bulmak oldukça zordur” dedi. Tekin daha sonra ise edebiyat tarihi boyunca toplumsal cinsiyet kodlarıyla oynayan “Don Kişot” gibi eserlerin de bulunduğunu söyledi. Son olarak ise feminist edebiyattan örneklerle adaptasyon kavramının önemini ortaya koydu. Virginia Woolf gibi ünlü isimlerin ve adaptasyon uygulamalarının ışığında eski bir metni yeniden yazmanın, kadını olması gerektiği gibi o metne yerleştirmenin önemini ortaya koydu. Edebiyatta kadın yazar olmanın zorluğundan da bahsetti. Kadınların edebiyatta daha çok yer almalarını istedi ve edebi eserlerde kadınların oldukları gibi yansıtılmasının önemli olduğunu belirtti.

Etkinlik Doç. Dr. Şükran Güzin Ilıcak Aydınalp’in katılımcıya plaket takdimi ve fotoğraf çekimiyle sonlandırıldı.