İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Şikayetleriniz için   İGÜMER
 İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi - iisbf@gelisim.edu.tr

Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik








 CAM TAVAN


1980’li yıllardan itibaren tartışılan ancak henüz ülkeler tarafından gerekli düzenlemelerin yapılmadığı veya yapılması istenmeyen bir kavram: Cam Tavan


Cam tavan genellikle azınlık olarak görülen demografik bir grubun hiyerarşide belli bir seviyenin üzerine çıkmasını engelleyen görünmez el mekanizmalarını ifade eden metafordur. Kavram ilk kez 1986 yılında Wall Street’in “İş Hayatında Kadın” başlıklı çalışmasında gündeme gelmiştir (Lackwood, 2004:2).

Emek piyasasında cam tavan, cinsiyet ayrımcılığının bir boyutu olarak kadınların başarı ve yeteneklerine bakılmaksızın terfi etmelerine imkân vermeyen, yöneticiler tarafından anlaşılması ve aşılması güç engeller konulması olarak tanımlanmaktadır (Ayrancı ve Gürbüz, 2012: 128). Bu engelleri aynı mevkide olmalarına rağmen erkeklerin kadınlardan daha fazla maaş almaları, mühendislik alanlarında daha fazla erkek istihdam edilmesi, kadınların doğum iznine ayrıldıktan sonra pozisyonunun hemen doldurulması, kadınların daha çok sosyal alanlarda çalışmasını beklemek gibi pek çok örneklerle açıklamak mümkündür.

Cam tavan sadece az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde değil gelişmiş ülkelerde de belirgin bir şekilde hissedilmektedir. Bunun en güzel örneğini 2008 yılında ABD seçimlerinden çekilen Hillary R. Clinton şu ifadeler ile açıklamıştır. “…Her ne kadar en yüksekte ve en dayanıklı olan cam tavanı delememiş olsak da, sizin sayenizde bu camda yaklaşık 18 milyon çatlak oluşturduk…”. Buradan da anlaşılacağı üzere cam tavan hemen hemen her ülkede ve her meslek grubunda kendini göstermektedir.

Cam tavan olgusuna Türkiye açısından baktığımızda ise Avrupa Komisyonu’nun Türkiye için hazırlamış olduğu 2021 tarihli raporu incelemek yeterlidir. Rapora göre Türkiye’de bürokrasinin üst kademelerinde kadın temsilci sayısının düşük seviyelerde kaldığı görülmektedir. Kadınların TBMM’deki temsil oranı %17.32, kadın büyükşehir belediye başkanı oranı %2, kadın belediye başkanı oranı ise %3’tür.
Neden kadınlar şirketlerin veya bürokrasinin üst düzey yönetiminde bu kadar az görülmektedir? Kadın ile erkek arasında görülen bu farklılığın nedeni nedir? Tüm bu soruların cevabı kadınların anne olduktan sonra çalışma hayatına verdikleri kısa aradan mı kaynaklanmaktadır? (Acemoğlu, D. vd., 2016: 252). Nedeni ne olursa olsun cam tavanın kırılabilmesi için devlet, işverenler, akademik kurumlar ve kadınların işbirliği halinde olması gerekmektedir. Ancak görünen o ki ülkeler bu konuda gerekli adımları atmadığı için cam tavan uzun yıllar boyunca konuşulmaya devam edecek.

Kaynaklar
Acemoğlu, D., Laibson, D. ve List, J.A. (2016). Mikroekonomi, Beta Yayınevi, 1. Baskı, İstanbul.
Avrupa Komisyon Raporu (2021).  efaidnbmnnnibpcajpcglclefindmkaj/https://ab.gov.tr/siteimages/birimler/kpb/2021_turkiye_raporu_tr.pdf, Erişim Tarihi:16.09.2022.
Ayrancı, E. ve Gürbüz, T. (2012). Considering Glass Ceiling in Turkey: İdeas of Executives in Education Sector Regarding Women in the Workplace, International Journal of Human Resource Studies, 2(4), 126-151.
Clinton, H. R. (2008). https://www.youtube.com/watch?v=Soudg5ZAVj0 Erişim Tarihi: 16.09.2022.
Lockwood, N. (2004). The Glass Ceiling: Domestic and International Perspectives. Human Resource Magazine Research Quarterly, 1-49.

Dr.Öğr.Üyesi BURCU SAVAŞ ÇELİK
Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik Bölümü