08 Nisan 2021 Perşembe
Sosyal Ticaret ve Geleceği
Sosyal ağlar hayatımızın bir parçası haline gelirken alışverişin sosyalleşmesi de kaçınılmaz bir değişim olarak hayatımıza girmiş oldu.
Dijital cihazlar ve internet aracılığı ile sosyalleşmek, daha doğrusu sosyal paylaşım platformlarını iletişim, bilgi edinme, vakit geçirme gibi amaçlarla kullanmak gündelik hayatımızın bir parçası. Yeni iletişim mecraları olarak sosyal ağlar, özellikle son 10 yılda, büyük önem kazanmış, geleneksel mecraların önüne geçmiştir. Peki, sosyal ağlar tüketicilerin mevcut alışveriş alışkanlıklarını ve geleceğin ticaret biçimini nasıl etkileyecek? Hem sosyal ağlar hem de markalar, sosyal ağlarda daha fazla vakit geçiren insanların taleplerini karşılamak için nasıl bir değişim sergileyecek?
Sosyal ağların iletişim kanallarımız haline gelmesinde mobil cihazların etkisini göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Arkadaşlarımızla ve topluluklarımızla bu platformlar aracılığıyla iletişim kuruyoruz. Sosyal ağlar ile sadece insanlarla değil, markalarla da etkileşim halindeyiz. Üstelik kolay ve doğrudan. Alışverişin sosyalleşmesi de kaçınılmaz bir değişim ya da dönüşüm olarak hayatımıza girdi.
Sosyal Ticaret Nedir?
E-ticarete artık aşinayız. Birçoğumuz internet üzerinden bir ürün ya da hizmet satın almışızdır. Birçok marka online satış sitesine sahip ve markaların ürünlerini tüketiciye ulaştıran e-ticaret siteleri oldukça yaygın. Markaların sosyal medya hesapları ise online varlıklarını sürdürme ve yönetme görevini üstlenmiş durumda. Tüketicileri ürün ya da hizmetler hakkında bilgilendirme, pazarlama ve iletişim çalışmalarıyla online satış sitelerine ya da kurumsal web sitelerine yönlendirme işlevi görüyor. Bu online kanallar pandemi ile birlikte daha fazla önem kazanmış durumda.
Sosyal ağlarda var olan kullanıcı sayısı ve geçirilen süreyi dikkate alan pazarlama profesyonelleri ve geliştiriciler sosyal ağları doğrudan sanal satış kanallarına dönüştürme girişimlerinde bulundular ve başarılı oldular. Bunun sonucunda da sosyal ticaret ortaya çıktı.
Kısaca sosyal ticaret; sosyal ağlar üzerinden kullanıcıların ürün ya da hizmet satın almaları. Sosyal ağların satışa etkisi; ürün beğenileri, önerileri, sosyal ağlardaki sponsorlu bağlantılar aracılığı ile tüketicilerde satın alma eğilimi oluşturulması gibi sosyal medya pazarlaması ile ilişkili çalışmalar da sosyal ticaret kapsamında değerlendirilebilir. Sosyal ticareti, sosyal kanallar ve e-ticaretin birleşmesi gibi düşünebiliriz.
Sosyal Ticaretin Geleceği
Sosyal ağların tüketim konusundaki işlevini göz ardı etmek mümkün değil. Word of Mouth Marketing (WOM), yani ağızdan ağıza pazarlama, tüketim etkinliklerimiz üzerinde en etkili olan kavram. Satın aldığımız ürün ve hizmetlerde çevremizdeki insanların etkisini düşünelim. Satın almayı düşündüğümüz ürün ya da hizmetler ile ilgili çevremizdeki insanlara fikirlerini soruyor ya da satın almadan önce internete girip araştırıyoruz. Sosyal ağlar markalar için sadece tüketicilerin hesaplarını beğendiği ve takip ettiği bir mecranın da ötesinde ağızdan ağıza pazarlama işlevini görüyor. Facebook’ta bir arkadaşımızın beğendiği marka hesabı ya da daha da özelde ürün ve marka ile ilgili paylaşımları tutumumuzda; dolayısıyla aldığımız satın alma kararımızda büyük ölçüde etkili oluyor.
E-ticaret sitelerinin birçoğunda “ürünü beğen”, “arkadaşına tavsiye et” ya da “bağlantıyı paylaş” gibi seçenekler sayesinde; bir e-ticaret sitesindeki bir ürünü tavsiye etmek istediğinizde sosyal ağlar ya da e-mail ile istediğiniz kişilere önerebiliyorsunuz. Düşünüldüğünde sosyal ticaret, hâlihazırda sosyal medya pazarlaması yapan bir marka için çok daha verimli olabilir.
Sosyal medya yönetimi içinde yaşadığımız dijital çağda markalar için bir zorunluluk. Peki, zaten sosyal medya bir markanın iletişim kanalları arasındayken, bu kanalları neden satış için kullanmasın? Ya da belli bir müşteri kitlesine sahip küçük ve orta ölçekli işletmeler? Bir e-ticaret sitesine ayrılacak bütçe ile sosyal medya kanalları üzerinden satış için ayrılacak bütçe kıyaslandığında, sosyal ticaret çok daha karlı olacaktır. Ayrıca dijital dünyanın hızlı büyüyen ve gelişen yapısı göz önüne alındığında sosyal ağlardan ürün ve hizmet satın almak da e-ticaret sitelerinden alışveriş yapmak kadar doğal olacaktır.
Büyük sosyal ağlar tüketicilerin sosyal ticarete karşı tutumlarını gözlemliyor ve platformları için geliştirdikleri özelliklerin nasıl dönüşüm sağlayacağını deniyor. Facebook 2014 yılında gruplarda satış yapabilmeyi sağlayan özelliğini duyurmuştu. 2015’in Şubat ayında ise satış gruplarını küresel olarak genişlettiğini açıkladı. Bununla birlikte, üçünü parti hizmet ve uygulamalarla Facebook’ta mağaza açmak ve satış yapmak mümkündü. Facebook Marketplace ile satışa imkan veren Facebook, Facebook Shops ile markaların online mağaza açarak marka hesabını yönetir gibi yönetebilecekleri özelliği geçtiğimiz yıl test etmeye başlayan Facebook, Instagram’ı da e-ticaret ile entegre bir uygulama haline getirecek gibi görünüyor. Girişimciler Instagram’ı üçüncü parti hizmetlerle bir satış kanalı olarak zaten kullanmaktaydı. Türkiye’deki ilk örneği ise Nisan, 2015 itibariyle Seattle merkezli girişim Spreesy ile ortaklık kurarak Instagram’da doğrudan satış yapmaya başlayan malzemeciniz.com oldu. Oldukça yenilikçi ve yaratıcı bir platform olan Instagram, sosyal ticaretin gelişimine bağlı olarak, satış ortaklarına ihtiyaç duyulmadan platform üzerinden satış yapılabilmesini sağlayacak girişimlerde bulunacaktır.
Twitter ise ilk kez 2015’in Nisan ayında “Buy” butonu ile bir basket maçı ve konserin biletlerini satışa sundu. Bunun için bir ödeme şirketi ile anlaşan platform, markaların sosyal ticaretin gelişiminden faydalanmalarını sağlamak için çalışmalarını sürdürüyor.
Sonuç ve Öneriler
Sosyal ticaretin e-ticaretin yerini doldurup dolduramayacağını henüz öngöremesek de kullanıcılar için de markalar için de pek çok yeniliği ve faydayı beraberinde getireceğini söyleyebiliriz. Kullanıcılar ürün ve hizmetlere daha kolay ve kısa yoldan ulaşabilirken, markalar da tüketiciler hakkında daha fazla veri elde edebilecek ve kampanyalar hakkında gerçek zamanlı geri bildirimlere erişebilecek.
Sosyal ağlar üzerinden alışverişin güvenli olup olmayacağı tartışma konusu. Üye olduğumuz sosyal ağlar kullanım politikaları gereği kişisel bilgileri paylaşmayacaklarını taahhüt ediyor. Saygın markalar da güvenilirliklerini ve itibarlarını korumak için tüketici gizliliği politikasına sadık kalmak durumunda. Ancak sosyal ticareti illegal amaçlarla kullanmak isteyen kişiler olabilir. Bu kişiler sosyal ağlar üzerinden sahte profil ile mağaza açarak kişisel bilgileri ele geçirmeye ve var olmayan ürün ve hizmetleri satmaya çalışabilir. Bu nedenle araştırmak, dikkatli olmak ve resmi kanallardan incelemeden herhangi bir satın alma işleminden uzak durmak gerekiyor.